CUMHURBAŞKANININ DAVUTOĞLU ADINA SÖYLEDİĞİ SERT SÖZLER !

CUMHURBAŞKANININ DAVUTOĞLU ADINA SÖYLEDİĞİ SERT SÖZLER !

24 Mayıs 2016 - 09:03

Hürriyet Gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, Erdoğan'ın eski Başbakan Davutoğlu'na yönelik sert eleştirilerde bulunduğunu yazdı: Ben Arabistan'a gidiyorum, arkamdan gidiyor.

Hürriyet gazetesi yazarı  Abdülkadir Selvi,  AK Parti'de yeni kabinenin ardından partili cumhurbaşkanlığı gündeminin ele alınacağını belirttiği yazısında,  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Başbakanlığı döneminde  Ahmet Davutoğlu'na yönelik sert eleştirilerde bulunduğunu yazdı.

Selvi, Erdoğan'ın Davutoğlu için "Ben  Suudi Arabistan'a gidiyorum. 15 gün sonra  Suudi Arabistan'a gidiyor. Ben  Amerika'dan dönüyorum 15 gün sonra  Amerika'ya gitmeye kalkışıyor." sözlerini köşesine taşıdı.

 

İŞTE O YAZI:

"AK Parti'de kongre tamamlandı.

Şimdi gözler kabineye çevrilmiş durumda. Kimlerin kabineye gireceği, hangi bakanların değişeceği dikkatli bir şekilde takip ediliyor.

Çünkü sıradan bir  AK Parti kabinesi kurulmuyor.

Davutoğlu hükümetinin ardından olağanüstü kongre şartlarını yansıtan bir  Bakanlar Kurulu teşkil ediliyor.

Yarı yarıya değişen MKYK'da bakan sayısı azaltıldı, parti yönetimi kadınlar ve gençlerle takviye edildi.

 

ERDOĞAN: PARTİYİ İYİ ÇALIŞTIRMAK LAZIM

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  5 Mayıs tarihinde külliyede bir araya geldiği  AK Parti milletvekillerine, "Partiyi iyi çalıştırmak lazım. Partiyi şimdiden 2019 seçimlerine hazırlamak lazım.

Parti başarılı olursa hükümet de olur, başbakan da olur, cumhurbaşkanı da seçilir.

O nedenle parti çok önemli" demişti.

O nedenle hükümet ve parti ayrı ayrı güçlendirilerek, 'güçlü parti, çalışan hükümet' yönünde adım atıldı.

Bu Davutoğlu dönemindeki  AK Parti'nin güçlü olmadığı ya da kabinenin çalışmadığı anlamına gelmiyor.

"DIŞ POLİTİKADA TEK MUHATTAP ERDOĞAN"

7 Haziran ve 1 Kasım seçimlerini,  12 Eylül ve 23 Mayıs kongrelerini başarıyla tamamlamış bir parti ve hükümet için 'güçsüz' ya da 'çalışmıyor' denilemez.

Ancak  Cumhurbaşkanı Erdoğan başka bir dizaynın içinde, onu anlatmak için bu tanımları kullandım.

Yeni dönemde kabinenin profili kadar, işlevi de önemli olacak.

Dış politikada, dışarıdan bakılınca  Türkiye Cumhuriyeti adına tek muhatabın  Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğu, içeriden bakılınca da genel politikaları dış politika önceliklerini Erdoğan'ın tayin ettiği bir süreç.

 

DAVUTOĞLU'NA SERT SÖZLER

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iplerin koptuğu 29 Nisan MKYK'sından kısa bir süre önce bir ortamda Davutoğlu hakkında, "Ben  Suudi Arabistan'a gidiyorum. 15 gün sonra  Suudi Arabistan'a gidiyor. Ben  Amerika'dan dönüyorum 15 gün sonra  Amerika'ya gitmeye kalkışıyor" demişti.

Tek adamlık mı olacak? Bu tanıma tepki gösteriliyor.

Onun yerine, ikili yapı ortadan kaldırılacak tanımı tercih ediliyor.

Dışarıdan bakılınca Erdoğan görünecek, içeriden bakılınca da Erdoğan görünecek.

Hükümet kurma görevini devralan  Binali Yıldırım yeni süreci, "Söz üstüne söz değil taş üstüne taş koyma zamanıdır" diye tarif etmişti.

 

2 ALANDA DEĞİŞİKLİK OLACAK

Yatırımı, kalkınmayı, büyümeyi hedef alan icra ve inşa hükümeti.

Yeni hükümette iki alanda hissedilir değişiklikler yapılması bekleniyor.

1- Dış politikanın yönetilmesi.

2-  Ekonomi yönetimi ve politikaları.

Yeni süreç, 'yüksek profil, yüksek uyum' olarak tanımlanmıştı. Buna uygun olarak dış dünya ile temaslarda  Cumhurbaşkanı Erdoğan daha görünür olacak.  Ekonomi politikalarında ise global piyasalarla uyumu ve fiyat istikrarını hedef alan ekonomi politikaları yerine, kalkınmayı, üretimi ve büyümeyi hedef alan politikalar ağır basacak. Ekonomideki faz değişikliğinin, ekonomi yönetimine de yansıması bekleniyor.

Hükümet kurulduğunda ilk işlerden biri uzun süredir boş tutulan Hazine müsteşarının atanması olacak. Bu arada Başbakanlık müsteşarıyla birlikte yüksek bürokraside önemli değişiklikler bekleniyor.

 

BAKANLARIN ÜÇTE BİRİNİN DEĞİŞİMİ KESİN GİBİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Davutoğlu'nun başbakanlıktan ayrılma kararını açıkladığı  5 Mayıs tarihinde bir araya geldiği  AK Parti milletvekillerine, yeni başbakanın tarifini, 'uyum' olarak vermişti.

Binali Yıldırım bunu, 'tam uyum' olarak açıkladı.

AK Parti kongresinde 'tam uyumlu başbakan, tam uyumlu parti yönetimi'nin çıkarılması sağlandı.

Şimdi sıra 'tam uyumlu kabine'de. MKYK'nın yarı yarıya değişmesi üzerine benzer bir değişikliğin kabinede de olacağı yönünde bir beklenti oluştu.

Ancak  AK Parti kulislerinde kabinenin yarısının değişmesi beklenmiyor.

MKYK'ya giren bakanların, kabinedeki görevlerini bırakıp bırakmayacağı bilinmiyor.

Ama o yönde bir eğilim var.

Bakanlar Kurulu'nun üçte birinin değişmesine kesin gözüyle bakılıyor.

Bakanlar Kurulu'nun bugün açıklanması bekleniyor. Önce hükümet sonra 'partili Cumhurbaşkanlığı' 23 Mayıs kongresiyle birlikte  AK Parti'de yeni bir döneme geçildi.

Bunu, 'fiili partili Cumhurbaşkanlığı' süreci olarak tanımlamak mümkün.

Sıra sistemin dönüşümünde.

Yeni hükümetin öncelikli işi, 'partili Cumhurbaşkanlığı' olacak."

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x