Bakan Kurtulmuş: Sinema ve Telif Yasası Meclis’e sevk edilecektir

Bakan Kurtulmuş: Sinema ve Telif Yasası Meclis'e sevk edilecektir

Bakan Kurtulmuş: Sinema ve Telif Yasası Meclis'e sevk edilecektir

17 Kasım 2017 - 11:59

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Sinema ve Telif Yasalarına ilişkin, "Neredeyse yüzde 100'e yakın bir büyük ittifakla yasalar hazırlandı ve bunlar zannediyorum önümüzdeki hafta içerisinde Başbakanlığa gönderilecek. Süratle TBMM'ye sevk edilmesi sağlanacaktır." dedi. 

Bakan Kurtulmuş, Van'ın Edremit ilçesinde "Ermeni mezarlığının üstüne tuvalet inşa edildiği" iddiasıyla ilgili olarak Koruma Kurulunun söz konusu yapıların 60 gün içinde kaldırılmasına karar verdiğini bildirdi.
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Kültür ve Turizm Bakanlığının 2018 yılı bütçesinin  görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesinin tek çatı altında  toplanması gibi herhangi bir çalışmaları olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, şöyle  devam etti:

"Gerek sinema gerek Telif Yasası, diğer hazırladığımız yasalarda  mutlaka sektörle ve o konuyla ilgili bütün tarafları bir araya getirerek bir  uzlaşı oluşturmaya gayret ediyoruz. Bundan sonraki alanlarda da karşımıza çıkacak  olan bakanlığı ilgilendiren konularda, o konuyla ilgili herkes tabii yüzde 100  herkesin ittifakını alamazsınız ama sonuçta özellikle bu iki yasada, neredeyse  yüzde 100'e yakın bir büyük ittifakla yasalar hazırlandı ve bunlar zannediyorum  önümüzdeki hafta içerisinde Başbakanlığa gönderilecek. Süratle TBMM'ye sevk  edilmesi sağlanacaktır."

"Booking.com" sitesine ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, bu konuda  mahkeme kararının beklendiğini bildirdi.
"FETÖ'DEN İHRAÇ EDİLEN 208 KİŞİ VAR"

FETÖ ile iltisaklı olanlar ve geri alımlara ilişkin bir soruyu da  yanıtlayan Kurtulmuş, "Burada hakkında işlemler yapılanlar vesaire var ama ihraç  edilen 208 kişi var. İhraç edildikten sonra geri alınan 34 kişi var." ifadelerini  kullandı.

Bakan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binasında  yaşanan hırsızlık olayına ilişkin soruşturmayı hemen başlatacaklarını dile  getirerek, "Böyle bir şey vardıysa ilgililer tarafından saklanmış olması  hakikaten kabul edilemez." değerlendirmesinde bulundu.

"Kültür" ve "turizm" başlıklarının nitelikleri itibarıyla birbirinden  farklı olduğuna işaret eden Kurtulmuş, bu iki alan arasındaki ilişkilerin  birbirini etkilediğini anlattı.

Kültür ve turizm alanının her ikisiyle ilgili en büyük servetin,  "Türkiye topraklarının, bu coğrafyanın zenginliği ve çeşitliliği" olduğunu  söyleyen Kurtulmuş, bu zenginliğin tamamının yerli ve milli olduğunu ifade etti.

Bu topraklarda İslam medeniyeti ve İslam öncesi dönemlere ait  eserlerin önemine vurgu yapan Kurtulmuş, bunların her birinin korunmasının  görevlerinin başında geldiğini belirtti.

Dünyada böyle kültürel zenginliklere sahip başka bir ülke olmadığına  dikkati çeken Kurtulmuş, Kütahya'daki Aizanoi ve Burdur'daki Kibyra antik  kentlerinde senfonik türkü konserleri verdiklerini hatırlattı.

Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Sanatta ve kültürde yerli ve milli olmaktan kastettiğimiz şey, bu  coğrafya içerisinde var olan bütün bu birikimin, bütün bu müktesebatın tamamına  sahip çıkmaktır. Hazreti Mevlana da bu topraklarda, Eyüp Sultan Hazretleri,  Ahmedi Hani de bu topraklarda, Aziz Nikola da Meryem Ana da bu topraklarda. Bütün  bunların hepsi bizim kültürel, yerli, milli zenginliğimizin birer parçasıdır.  Böyle görmezsek bu coğrafyadaki zenginliği daha ileriye taşımamız, hem kültür hem  buna bağlı olarak turizm alanında atılım yapabilmemiz mümkün değildir. Tabii ki  bu çeşitliliği, bu derinliği ve zenginliği korumak en önemli hususlarımızdan  biridir."

KÜLTÜREL, EKONOMİK VE TEKNOLOJİK BAĞIMSIZLIK

Bu toprakların yakın dönem siyasi tarihinin iki alanda yerli ve milli  bağımsızlık mücadelesiyle geçtiğini anımsatan Kurtulmuş, birincisinin "kültürel  anlamda bağımsızlık", diğerinin de "ekonomik ve teknolojik bağımsızlık" olduğunu  dile getirdi.

Geçmişe bakıldığında, kültürel bağımsızlıklarına sahip olmayan  milletlerin ekonomik ve teknolojik bağımsızlıklarını da elde ettiklerinin  görülmediğine değinen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyanın çok zengin olan ülkelerinin bugün eğer teknolojik ve  ekonomik olarak herhangi bir şekilde bağımsızlıkları söz konusu değilse bunun  altındaki en temel nedenlerden birisi de kültürel bağımsızlıklarını ihmal etmiş  olmaları ya da böyle bir konunun farkına dahi varmış olmamalarıdır. Dolayısıyla  biz bu topraklara, bize ait olan ne varsa hiç ayırt etmeden, bu toprakların  ürettiği bütün değerlere sonuna kadar sahip çıkacağız. Bizden sonraki nesillere  bunları aktaracağız, vazifemiz de budur."

Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin "yabancı düşmanlığı, İslam karşıtlığı ve  Türkiye düşmanlığı" ile karşı karşıya olduğuna dikkati çekti. Bunun Almanya ve  Hollanda'daki seçimlerde de karşılarına çıktığına işaret eden Kurtulmuş, "Bu  etki-tepki içerisinde, Doğuda Batı karşıtlığı, Batıda Doğu karşıtlığı şeklinde  ortaya çıkıyor." değerlendirmesini yaptı.

Bu konuda Türkiye'nin üzerine pek çok sorumluluk düştüğünün Kültür ve  Turizm Bakanı olarak farkında olduğunu aktaran Kurtulmuş, "Biz elimizdeki bu  kültürel zenginliği ve çeşitliliği, Anadolu topraklarında yaşanan bizim büyük  medeniyetimizin engin zarafetini, tabiri caizse Türkiye'nin yumuşak güç  enstrümanı olarak kullanmayı inşallah başaracağız. Türkiye'nin daha iyi  tanıtılması, turizmde karşılaşmış olduğu bu blokajların ortadan kaldırılabilmesi  için de bunun önemli olduğunu, olumlu bir Türkiye algısının ortaya çıkması için  de önemli olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.

Turizm alanlarının restorasyonu ve arkeolojik kazılara ilişkin  Kurtulmuş, ellerindeki kaynağın ve bakanlık bütçesinin yeterli olmadığını, yeni  gelirler elde etmek için çaba harcama mecburiyetinde olunduğunu ifade etti.

Bakan Kurtulmuş, sosyal sorumluluk projeleri çerçevesinde ya da bu  alanların ortaya çıkarılması konusunda üretilecek projelerde paydaşlık bakımından  özel sektörü düzgün, doğru bir modelle işin içine çekmeleri gerektiğini anlattı.  Özel sektörün bu alanlardaki harcamalarının tamamıyla gider olarak  gösterilmesinin "teşvik" olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, özel sektörde bu  konuda bir farkındalık oluşturulması gerektiğini aktardı.
"BU ÇEMBERDEN KURTULACAK ADIMLARI ATMAYA ÇALIŞIYORUZ"

Türkiye'de kültür ve kültür diplomasi alanında faaliyet gösteren çok  sayıda kurum ve kuruluş olduğunu ve bunlar arasında koordinasyon sağlanmasının  önemini vurgulayan Kurtulmuş, "Belki bütün bu kültürel diplomasi kuruluşlarını  bir araya getirecek, belki bir bakanlığın bünyesinde yeni bir yapılanmaya  gidilmesi de önemlidir diye düşünüyorum." sözlerini dile getirdi.

Turizmin dış politikayla ilgisine de değinen Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"2014'te Türkiye turizmi bakımından zirveye çıkmış olmakla birlikte  yaşadığımız üç önemli gelişme, bir Rus uçağın düşürülmesi krizi, eş zamanlı  olarak Türkiye'nin üç terör örgütüyle mücadele etme zorunluluğu ve çevresinde  oluşturulan terör koridorlarının Türkiye'ye vermiş olduğu yükler ve en sonunda da  FETÖ darbe teşebbüsüyle birlikte Türkiye çok önemli bir tehdidin, çok önemli bir  dış politika sorunlar yumağının içerisine girdi. Bunun tabii ki Türkiye  turizminin 2016'da baş aşağı gitmesinde önemli bir katkısı olduğunu biliyoruz.  Şimdi amacımız dış politikada yaşamış olduğumuz, maalesef Türkiye'ye de önemli  maliyetler ödeten bu gelişmelerin bir şekilde çözülmesini temin etmektir. Bununla  ilgili olarak Rusya, İran ile birlikte başlatılan Astana sürecinin önemli bir  başarı elde ettiğini ifade etmek isterim."

Suriye'de yaşananları da anımsatan Kurtulmuş, "Dolayısıyla dış  politikadaki etrafımızdaki bu çemberden mümkün olduğunca kurtulacak adımları  atmaya çalışıyoruz." ifadesini kullandı.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'nin bağımsızlık  talebinin en azından şimdilik durdurulduğunu da hatırlatan Kurtulmuş, Türkiye'nin  geçmişte gergin olduğu Irak merkezi yönetimi ve İran'la belli bir noktaya  geldiğini söyledi.

Turizmi etkileyen konulardan bir diğerinin "güvenlik" meselesi  olduğunu anlatan Kurtulmuş, özellikle terörün etkili olduğu bölgelerin bir an  evvel terörden önceki haline gelmesini sağlayacaklarını, böylece turizme önemli bir katkısı olacağını ifade etti.

Milletvekillerinin turizm göstergeleriyle ilgili sorusu üzerine, bu  alanda kıyaslama yapılması gereken dönemin 2014 yılı olduğunu vurgulayan  Kurtulmuş, "Veriler böyle giderse, dış politikadan güvenliğe kadar birçok alanda  tedbirlerimizi bu şekilde sürdürmeyi başarabilirsek 2019 yılında, belki de  2018'in sonunda 2014 rakamlarına ulaşmış olacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Kurtulmuş, turist sayısı ile turizm gelirleri arasında bire  bir ilişki olmadığını dile getirdi.

Biraz panikle, telaş içinde özel sektörün bu yıl fiyatlarını çok aşağı  çekmesinin de payının olduğunun unutulmamasını isteyen Kurtulmuş, "Bakanlık  olarak elimizden geldiği kadar bir şeyler yapmaya gayret ettik. Hedef, kişi başı  bin dolar hedefidir, bu da hayal değildir. Planladığımız işler iyi giderse  olacaktır." ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, 3. Turizm Şurası ile turizm sektörüyle sağlanan iyi  koordinasyonun süreceğini, sektörün yanında olacaklarını belirtti.

"2 MİLYONDAN FAZLA İNGİLİZ TURİST GELECEK"

Turizmde yeni pazarlara açılma sözünün Avrupa pazarlarını ihmal etme  anlamına gelmediğine dikkati çeken Kurtulmuş, geçen hafta İngiltere'nin başkenti  Londra'da katıldığı Dünya Turizm Fuarı'nın (WTM) çok başarılı geçtiğini anlattı.

Numan Kurtulmuş, "Daha şimdiden İngiliz turistlerin o fuar sırasında  geçen yıla göre yüzde 20 fazla erken rezervasyon yaptırdıklarını söylediler. Çok  memnun olduk. 2018'de inşallah 2 milyonu aşkın İngiliz turist gelecek ve 4  milyonu aşkın da Alman turistin gelmesini bekliyoruz." diye konuştu.

Kurtulmuş, Uzakdoğu ile ilgili de gerekli şartların sağlanması halinde  milyonlarla ifade edilen turistlere pazarların açılmasının mümkün olduğunu  bildirdi.
VAN'IN Edremit İLÇESİNDEKİ İDDİALAR

"Torba Yasa"da yer alan düzenlemelere ilişkin soruları yanıtlayan  Kurtulmuş, Vakıflar Genel Müdürlüğünün kendi uhdesindeki eserlerin ihya  edilmesini Bakanlığın üzerine atmadığını vurguladı. Kurtulmuş, bu konuda bazı  vakıfların restorasyonuna yönelik çalışmalarda, tescilli bir yapı olması  durumunda özel şahısların da müracaatta bulunabileceğini anlattı.

"Efes Antik Kenti'nde düğün yapıldığı" iddiasına da değinen Kurtulmuş,  oradaki görüntünün kruvaziyer gemi programı için gelen bir gruba verilen klasik  müzik dinletisi olduğunu, düğün yapılmadığını aktardı.

Kurtulmuş, HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan'ın, Van'ın Edremit  ilçesinde "Ermeni mezarlığının üstüne tuvalet inşa edildiği" iddiasına ilişkin  sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Edremit'teki kazılarla ilgili, Koruma Kurulumuz tarafından, alanda  mevcut bulunan yapıların işleme uygun olmadığına, izinsiz uygulamaların kültür  varlığı tabakasına zarar vermeden ilgili müze müdürlüğü denetiminde 60 gün  içerisinde kaldırılmasına karar verilmiştir. Yani 'Tuvalet yapıldı' dediğiniz  yerle ilgili, yapılan yapıların kaldırılmasıyla ilgili Koruma Kurulu kararı var.  Bu konunun takipçisi olacağız."

İPTAL EDİLEN KONGRELER

Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, bir soru üzerine, Diyarbakır'ın Sur  ilçesindeki tarihi alanların terör örgütü tarafından yakılıp yıkıldığına dikkati  çekerek, buraları yeniden ihya etmeye çalıştıklarını ifade etti.

"Akademisyenler, sektör temsilcileri artık Türkiye'ye gelmiyor."  eleştirilerine yönelik Kurtulmuş, bu sene şu ana kadar binden fazla kişinin  Türkiye'ye davet edilerek, Bakanlık tarafından ağırlandığı bilgisini paylaştı.

Ordu'da 20 Kasım'da "9. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi"nin  başlayacağını aktaran Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"İstanbul 2015 yılında 2 bin 11 kongreye ev sahipliği yaptı. 2016  yılında bu sayı 103'e düştü, 2017 yılında tekrar 117'ye ulaştı. Terör, Almanya,  Avrupa ile yaşanan gerilimlerin de etkisi var ama şunu da unutmayın; FETÖ'nün  halen devam eden uluslararası şebekesinin de bunda çok büyük etkisi var. Yani  benim de bildiğim birkaç tane uluslararası çok önemli, özellikle tıp  kongrelerinin tehirinde, adamlar işi gücü bıraktılar dünyanın her yerinde  propagandalarını yaparak, oradaki uluslararası Türkiye düşmanı networkü harekete  geçirerek onların iptal edilmesini sağladılar."

Yerli film izleme ora

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Sinema ve Telif Yasalarına ilişkin, "Neredeyse yüzde 100'e yakın bir büyük ittifakla yasalar hazırlandı ve bunlar zannediyorum önümüzdeki hafta içerisinde Başbakanlığa gönderilecek. Süratle TBMM'ye sevk edilmesi sağlanacaktır." dedi. 

Bakan Kurtulmuş, Van'ın Edremit ilçesinde "Ermeni mezarlığının üstüne tuvalet inşa edildiği" iddiasıyla ilgili olarak Koruma Kurulunun söz konusu yapıların 60 gün içinde kaldırılmasına karar verdiğini bildirdi.
Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Kültür ve Turizm Bakanlığının 2018 yılı bütçesinin  görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.

Devlet Tiyatroları ile Devlet Opera ve Balesinin tek çatı altında  toplanması gibi herhangi bir çalışmaları olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, şöyle  devam etti:

"Gerek sinema gerek Telif Yasası, diğer hazırladığımız yasalarda  mutlaka sektörle ve o konuyla ilgili bütün tarafları bir araya getirerek bir  uzlaşı oluşturmaya gayret ediyoruz. Bundan sonraki alanlarda da karşımıza çıkacak  olan bakanlığı ilgilendiren konularda, o konuyla ilgili herkes tabii yüzde 100  herkesin ittifakını alamazsınız ama sonuçta özellikle bu iki yasada, neredeyse  yüzde 100'e yakın bir büyük ittifakla yasalar hazırlandı ve bunlar zannediyorum  önümüzdeki hafta içerisinde Başbakanlığa gönderilecek. Süratle TBMM'ye sevk  edilmesi sağlanacaktır."

"Booking.com" sitesine ilişkin bir soru üzerine Kurtulmuş, bu konuda  mahkeme kararının beklendiğini bildirdi.
"FETÖ'DEN İHRAÇ EDİLEN 208 KİŞİ VAR"

FETÖ ile iltisaklı olanlar ve geri alımlara ilişkin bir soruyu da  yanıtlayan Kurtulmuş, "Burada hakkında işlemler yapılanlar vesaire var ama ihraç  edilen 208 kişi var. İhraç edildikten sonra geri alınan 34 kişi var." ifadelerini  kullandı.

Bakan Kurtulmuş, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası binasında  yaşanan hırsızlık olayına ilişkin soruşturmayı hemen başlatacaklarını dile  getirerek, "Böyle bir şey vardıysa ilgililer tarafından saklanmış olması  hakikaten kabul edilemez." değerlendirmesinde bulundu.

"Kültür" ve "turizm" başlıklarının nitelikleri itibarıyla birbirinden  farklı olduğuna işaret eden Kurtulmuş, bu iki alan arasındaki ilişkilerin  birbirini etkilediğini anlattı.

Kültür ve turizm alanının her ikisiyle ilgili en büyük servetin,  "Türkiye topraklarının, bu coğrafyanın zenginliği ve çeşitliliği" olduğunu  söyleyen Kurtulmuş, bu zenginliğin tamamının yerli ve milli olduğunu ifade etti.

Bu topraklarda İslam medeniyeti ve İslam öncesi dönemlere ait  eserlerin önemine vurgu yapan Kurtulmuş, bunların her birinin korunmasının  görevlerinin başında geldiğini belirtti.

Dünyada böyle kültürel zenginliklere sahip başka bir ülke olmadığına  dikkati çeken Kurtulmuş, Kütahya'daki Aizanoi ve Burdur'daki Kibyra antik  kentlerinde senfonik türkü konserleri verdiklerini hatırlattı.

Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Sanatta ve kültürde yerli ve milli olmaktan kastettiğimiz şey, bu  coğrafya içerisinde var olan bütün bu birikimin, bütün bu müktesebatın tamamına  sahip çıkmaktır. Hazreti Mevlana da bu topraklarda, Eyüp Sultan Hazretleri,  Ahmedi Hani de bu topraklarda, Aziz Nikola da Meryem Ana da bu topraklarda. Bütün  bunların hepsi bizim kültürel, yerli, milli zenginliğimizin birer parçasıdır.  Böyle görmezsek bu coğrafyadaki zenginliği daha ileriye taşımamız, hem kültür hem  buna bağlı olarak turizm alanında atılım yapabilmemiz mümkün değildir. Tabii ki  bu çeşitliliği, bu derinliği ve zenginliği korumak en önemli hususlarımızdan  biridir."

KÜLTÜREL, EKONOMİK VE TEKNOLOJİK BAĞIMSIZLIK

Bu toprakların yakın dönem siyasi tarihinin iki alanda yerli ve milli  bağımsızlık mücadelesiyle geçtiğini anımsatan Kurtulmuş, birincisinin "kültürel  anlamda bağımsızlık", diğerinin de "ekonomik ve teknolojik bağımsızlık" olduğunu  dile getirdi.

Geçmişe bakıldığında, kültürel bağımsızlıklarına sahip olmayan  milletlerin ekonomik ve teknolojik bağımsızlıklarını da elde ettiklerinin  görülmediğine değinen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Dünyanın çok zengin olan ülkelerinin bugün eğer teknolojik ve  ekonomik olarak herhangi bir şekilde bağımsızlıkları söz konusu değilse bunun  altındaki en temel nedenlerden birisi de kültürel bağımsızlıklarını ihmal etmiş  olmaları ya da böyle bir konunun farkına dahi varmış olmamalarıdır. Dolayısıyla  biz bu topraklara, bize ait olan ne varsa hiç ayırt etmeden, bu toprakların  ürettiği bütün değerlere sonuna kadar sahip çıkacağız. Bizden sonraki nesillere  bunları aktaracağız, vazifemiz de budur."

Numan Kurtulmuş, Türkiye'nin "yabancı düşmanlığı, İslam karşıtlığı ve  Türkiye düşmanlığı" ile karşı karşıya olduğuna dikkati çekti. Bunun Almanya ve  Hollanda'daki seçimlerde de karşılarına çıktığına işaret eden Kurtulmuş, "Bu  etki-tepki içerisinde, Doğuda Batı karşıtlığı, Batıda Doğu karşıtlığı şeklinde  ortaya çıkıyor." değerlendirmesini yaptı.

Bu konuda Türkiye'nin üzerine pek çok sorumluluk düştüğünün Kültür ve  Turizm Bakanı olarak farkında olduğunu aktaran Kurtulmuş, "Biz elimizdeki bu  kültürel zenginliği ve çeşitliliği, Anadolu topraklarında yaşanan bizim büyük  medeniyetimizin engin zarafetini, tabiri caizse Türkiye'nin yumuşak güç  enstrümanı olarak kullanmayı inşallah başaracağız. Türkiye'nin daha iyi  tanıtılması, turizmde karşılaşmış olduğu bu blokajların ortadan kaldırılabilmesi  için de bunun önemli olduğunu, olumlu bir Türkiye algısının ortaya çıkması için  de önemli olduğunu düşünüyorum." diye konuştu.

Turizm alanlarının restorasyonu ve arkeolojik kazılara ilişkin  Kurtulmuş, ellerindeki kaynağın ve bakanlık bütçesinin yeterli olmadığını, yeni  gelirler elde etmek için çaba harcama mecburiyetinde olunduğunu ifade etti.

Bakan Kurtulmuş, sosyal sorumluluk projeleri çerçevesinde ya da bu  alanların ortaya çıkarılması konusunda üretilecek projelerde paydaşlık bakımından  özel sektörü düzgün, doğru bir modelle işin içine çekmeleri gerektiğini anlattı.  Özel sektörün bu alanlardaki harcamalarının tamamıyla gider olarak  gösterilmesinin "teşvik" olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, özel sektörde bu  konuda bir farkındalık oluşturulması gerektiğini aktardı.
"BU ÇEMBERDEN KURTULACAK ADIMLARI ATMAYA ÇALIŞIYORUZ"

Türkiye'de kültür ve kültür diplomasi alanında faaliyet gösteren çok  sayıda kurum ve kuruluş olduğunu ve bunlar arasında koordinasyon sağlanmasının  önemini vurgulayan Kurtulmuş, "Belki bütün bu kültürel diplomasi kuruluşlarını  bir araya getirecek, belki bir bakanlığın bünyesinde yeni bir yapılanmaya  gidilmesi de önemlidir diye düşünüyorum." sözlerini dile getirdi.

Turizmin dış politikayla ilgisine de değinen Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"2014'te Türkiye turizmi bakımından zirveye çıkmış olmakla birlikte  yaşadığımız üç önemli gelişme, bir Rus uçağın düşürülmesi krizi, eş zamanlı  olarak Türkiye'nin üç terör örgütüyle mücadele etme zorunluluğu ve çevresinde  oluşturulan terör koridorlarının Türkiye'ye vermiş olduğu yükler ve en sonunda da  FETÖ darbe teşebbüsüyle birlikte Türkiye çok önemli bir tehdidin, çok önemli bir  dış politika sorunlar yumağının içerisine girdi. Bunun tabii ki Türkiye  turizminin 2016'da baş aşağı gitmesinde önemli bir katkısı olduğunu biliyoruz.  Şimdi amacımız dış politikada yaşamış olduğumuz, maalesef Türkiye'ye de önemli  maliyetler ödeten bu gelişmelerin bir şekilde çözülmesini temin etmektir. Bununla  ilgili olarak Rusya, İran ile birlikte başlatılan Astana sürecinin önemli bir  başarı elde ettiğini ifade etmek isterim."

Suriye'de yaşananları da anımsatan Kurtulmuş, "Dolayısıyla dış  politikadaki etrafımızdaki bu çemberden mümkün olduğunca kurtulacak adımları  atmaya çalışıyoruz." ifadesini kullandı.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani'nin bağımsızlık  talebinin en azından şimdilik durdurulduğunu da hatırlatan Kurtulmuş, Türkiye'nin  geçmişte gergin olduğu Irak merkezi yönetimi ve İran'la belli bir noktaya  geldiğini söyledi.

Turizmi etkileyen konulardan bir diğerinin "güvenlik" meselesi  olduğunu anlatan Kurtulmuş, özellikle terörün etkili olduğu bölgelerin bir an  evvel terörden önceki haline gelmesini sağlayacaklarını, böylece turizme önemli bir katkısı olacağını ifade etti.

Milletvekillerinin turizm göstergeleriyle ilgili sorusu üzerine, bu  alanda kıyaslama yapılması gereken dönemin 2014 yılı olduğunu vurgulayan  Kurtulmuş, "Veriler böyle giderse, dış politikadan güvenliğe kadar birçok alanda  tedbirlerimizi bu şekilde sürdürmeyi başarabilirsek 2019 yılında, belki de  2018'in sonunda 2014 rakamlarına ulaşmış olacağız." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Kurtulmuş, turist sayısı ile turizm gelirleri arasında bire  bir ilişki olmadığını dile getirdi.

Biraz panikle, telaş içinde özel sektörün bu yıl fiyatlarını çok aşağı  çekmesinin de payının olduğunun unutulmamasını isteyen Kurtulmuş, "Bakanlık  olarak elimizden geldiği kadar bir şeyler yapmaya gayret ettik. Hedef, kişi başı  bin dolar hedefidir, bu da hayal değildir. Planladığımız işler iyi giderse  olacaktır." ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, 3. Turizm Şurası ile turizm sektörüyle sağlanan iyi  koordinasyonun süreceğini, sektörün yanında olacaklarını belirtti.

"2 MİLYONDAN FAZLA İNGİLİZ TURİST GELECEK"

Turizmde yeni pazarlara açılma sözünün Avrupa pazarlarını ihmal etme  anlamına gelmediğine dikkati çeken Kurtulmuş, geçen hafta İngiltere'nin başkenti  Londra'da katıldığı Dünya Turizm Fuarı'nın (WTM) çok başarılı geçtiğini anlattı.

Numan Kurtulmuş, "Daha şimdiden İngiliz turistlerin o fuar sırasında  geçen yıla göre yüzde 20 fazla erken rezervasyon yaptırdıklarını söylediler. Çok  memnun olduk. 2018'de inşallah 2 milyonu aşkın İngiliz turist gelecek ve 4  milyonu aşkın da Alman turistin gelmesini bekliyoruz." diye konuştu.

Kurtulmuş, Uzakdoğu ile ilgili de gerekli şartların sağlanması halinde  milyonlarla ifade edilen turistlere pazarların açılmasının mümkün olduğunu  bildirdi.
VAN'IN Edremit İLÇESİNDEKİ İDDİALAR

"Torba Yasa"da yer alan düzenlemelere ilişkin soruları yanıtlayan  Kurtulmuş, Vakıflar Genel Müdürlüğünün kendi uhdesindeki eserlerin ihya  edilmesini Bakanlığın üzerine atmadığını vurguladı. Kurtulmuş, bu konuda bazı  vakıfların restorasyonuna yönelik çalışmalarda, tescilli bir yapı olması  durumunda özel şahısların da müracaatta bulunabileceğini anlattı.

"Efes Antik Kenti'nde düğün yapıldığı" iddiasına da değinen Kurtulmuş,  oradaki görüntünün kruvaziyer gemi programı için gelen bir gruba verilen klasik  müzik dinletisi olduğunu, düğün yapılmadığını aktardı.

Kurtulmuş, HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan'ın, Van'ın Edremit  ilçesinde "Ermeni mezarlığının üstüne tuvalet inşa edildiği" iddiasına ilişkin  sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Edremit'teki kazılarla ilgili, Koruma Kurulumuz tarafından, alanda  mevcut bulunan yapıların işleme uygun olmadığına, izinsiz uygulamaların kültür  varlığı tabakasına zarar vermeden ilgili müze müdürlüğü denetiminde 60 gün  içerisinde kaldırılmasına karar verilmiştir. Yani 'Tuvalet yapıldı' dediğiniz  yerle ilgili, yapılan yapıların kaldırılmasıyla ilgili Koruma Kurulu kararı var.  Bu konunun takipçisi olacağız."

İPTAL EDİLEN KONGRELER

Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, bir soru üzerine, Diyarbakır'ın Sur  ilçesindeki tarihi alanların terör örgütü tarafından yakılıp yıkıldığına dikkati  çekerek, buraları yeniden ihya etmeye çalıştıklarını ifade etti.

"Akademisyenler, sektör temsilcileri artık Türkiye'ye gelmiyor."  eleştirilerine yönelik Kurtulmuş, bu sene şu ana kadar binden fazla kişinin  Türkiye'ye davet edilerek, Bakanlık tarafından ağırlandığı bilgisini paylaştı.

Ordu'da 20 Kasım'da "9. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi"nin  başlayacağını aktaran Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"İstanbul 2015 yılında 2 bin 11 kongreye ev sahipliği yaptı. 2016  yılında bu sayı 103'e düştü, 2017 yılında tekrar 117'ye ulaştı. Terör, Almanya,  Avrupa ile yaşanan gerilimlerin de etkisi var ama şunu da unutmayın; FETÖ'nün  halen devam eden uluslararası şebekesinin de bunda çok büyük etkisi var. Yani  benim de bildiğim birkaç tane uluslararası çok önemli, özellikle tıp  kongrelerinin tehirinde, adamlar işi gücü bıraktılar dünyanın her yerinde  propagandalarını yaparak, oradaki uluslararası Türkiye düşmanı networkü harekete  geçirerek onların iptal edilmesini sağladılar."

Yerli film izleme oranlarının giderek arttığını belirten Bakan  Kurtulmuş, Birleşmiş Milletler eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya  Miras Listesi'ne yönelik de Türkiye'nin halihazırda 193 ülke arasında 17'nci  sırada olduğunu ve bu sıranın daha yukarılara çıkarılması için etkin çalışmalar  yürütüleceğini dile getirdi.

Daha sonra, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel  Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ile Türkiye Yazma Eserler Kurumu  Başkanlığının bütçeleri komisyonda oylanarak kabul edildi.

nlarının giderek arttığını belirten Bakan  Kurtulmuş, Birleşmiş Milletler eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya  Miras Listesi'ne yönelik de Türkiye'nin halihazırda 193 ülke arasında 17'nci  sırada olduğunu ve bu sıranın daha yukarılara çıkarılması için etkin çalışmalar  yürütüleceğini dile getirdi.

Daha sonra, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Devlet Opera ve Balesi Genel  Müdürlüğü, Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü ile Türkiye Yazma Eserler Kurumu  Başkanlığının bütçeleri komisyonda oylanarak kabul edildi.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x