İNSANIZ

İNSANIZ

07 Şubat 2017 - 13:35 - Güncelleme: 07 Şubat 2017 - 13:53

Bülent Ortaçgil - Bu Su Hiç Durmaz...

Gecenin şarkısı olsun herkese...
Başlayalım o halde...


İnsansak hepimiz yani bu yazıyı okuyabiliyorsak eğer, düşünebilen birer varlıksak; birey,tek ve hür olduğumuzu da biliyoruzdur. Biliyoruz da ne kadarını uyguluyoruz?? Girdiğiniz ortamlar pek nezih diye o çok istediğiniz rastalı saçınızdan vazgeçtiniz mesela, aileniz doktor,avukat diye beyninizi yıkarken ne istediğinizi bilmeden sevmediğiniz bölümler okudunuz belkide, sırf Türkiye'de ekmek yok diye tiyatrocu,ressam,balerin ve yahutta yazar olamadınız. Zorla evlendirildiğiniz kocanızdan ayrılamadınız. Aileniz zengin diye fakir adamla birlikte olamadınız. Yada tam tersi işte... Hristiyanı,müslümanı,yahudiyi diğer din mezheplerini birbirine düşman edenler oldu ve bir çoğumuz buna inandık. Yada sürdürdük bazı şeyleri. Peşini bırakmadık hiç.

Çok sevdiğim bi cümle var mesela hep söylerim. "Kendini yaratmadıysan benden hiç bir farkın yok..."

Neden mi yok?
Yok çünkü anneni babanı sen seçmedin.
Yok çünkü doğacağın yeri sen seçmedin. Yok çünkü fiziksel görünüşünü sen seçmedin.
Yok çünkü doğacağın tarihi sen seçmedin...

O yüzden sen benden güzel değilsin,
O yüzden sen benden üstün değilsin,
O yüzden sen beni değiştiremezsin,

Evet belki benden fazla çabaladın,
Evet belki daha şanslıydın,

Ama asla yüreğime el koyamazsın...

Para,mal,mülk,güzellik... Geçici
Sağlık bile geçici...
Neyin kavgası, neyin hırsı, neyin yarışı bu?
Trilyon sahibi olana vip hizmet mi sunuluyor gittiği yerde?
Yada parası yok diye adam öldürene acıyorlar mı?
Parası olan hiç göçmeyecek gibi, parası olmayanı umutsuz yapan bu dünyayı güzelleştirmek çok basit aslına bakarsanız. Empati...
Dokunduğun her nesneyi hissederek davranırsanız eğer dünyanın en mutlu insanı olursunuz.
Tuttuğunuz bardağı,sevdiğiniz kediyi,taktığınız tokayı, oynadığınız topu, ellediğiniz toprağı...
Aslına bakarsanız doğadan başlıyor empati yapmak...
Yere attığınız çöp, tükürdüğünüz yol, kızdığınız havadan başlıyor herşey... Bir kap su,bir kap mama sokağına bırakmakla başlıyor. Bunları yapabil ki kendi ırkını daha çok sev. Daha çok anlayabil. Daha çok sahip çık. Yadırgama mesela. Neden bu açık giyiniyor deme yüreğine bak. Neden bu kapalı deme yüreğine bak. Yüreği mi kötü, iyileştirmeye bak. Elinden tutmaya çalış belki kendine göre vardır bi sebebi.
Tutsak olma, mahalle baskılarına, aile yaşantına,toplumun dayatmalarına...
Kendin ol, özgür ol.
Dans etmek mi? Sokakta bi caddede et dansını... Şarkı mı söylemek? Çirkin mi sesin? Sahilde bağır bağırabildiğin kadar.
Kuşlara özenme, yüreğini kanatlandır. Zaman sudan da beter çünkü... Bırak dokunmayı hissedemeden geçip gider... İnsanı,insan olduğu için sev. Küfürbaz diye yargılama bırak etsin küfürünü, sağcı,solcu vs boşver sanane... Sadece sev. Sonra saygı gelir, sonrası güzellik emin olabilirsiniz buna. Ve herşeyi anca ve ancak sevgi çözebilir... Gerçek sevgi... İçten gelen.


Kar kadar masum olsun sevginiz, sevmek için sevmeyin. Hissederek sevin tırnak ucunuza kadar... İnsanı insan olduğu için. Canlıyı canlı olduğu için.

Melekler baş ucunuzdan hiç mi hiç ayrılmasınlar...

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x