KALIN: REFERANDUM KARARININ CİDDİ SONUÇLARI OLACAK

KALIN: REFERANDUM KARARININ CİDDİ SONUÇLARI OLACAK

KALIN: REFERANDUM KARARININ CİDDİ SONUÇLARI OLACAK

26 Eylül 2017 - 13:12

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Türkiye, en zor  koşullarda bile Irak Kürtlerinin yanında siyasi ve ekonomik olarak durmuştur.  Erbil'deki Kürt liderler ise kendi halklarının siyasi ve ekonomik çıkarlarını  Irak'ı bölmeye çalışarak ve kendilerini en yakın müttefikleri olan Türkiye’den  uzaklaştırarak tehlikeye atıyor." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Daily Sabah gazetesinde yayınlanan yazısında, Irak Kürt  Bölgesel Yönetimi (IKBY) tarafından düzenlenen referandumu değerlendirdi.

IKBY'nin bağımsızlık referandumu düzenleme kararının referandum  öncesinde büyük bir bölgesel ve küresel krizi ortaya çıkardığını belirten Kalın,  önümüzdeki günlerde daha büyük sarsıntılar olabileceğine dikkati çekti.

Irak Kürtlerinin bu adımı atarak yıllarca çalışarak elde ettikleri  kazanımları tehlikeye attığını ve yalnızlaştırma riskinin altına girdiklerini  bildiren Kalın, "Bu aşamada Erbil'in gerçekten bağımsızlık için mi bir referandum  düzenlediği, yoksa bu yolla Bağdat'a karşı elini mi güçlendirmeye çalıştırdığının  hiçbir önemi yok. Referandum kararının ciddi sonuçları olacak ve bu sonuçlar  farklı seviyelerde hissedilecek." değerlendirmesinde bulundu.

Milli Güvenlik Kurulu toplantısından sonra yapılan açıklamada  referandumun "gayrı meşru ve kabul edilemez" olduğunun vurgulandığını hatırlatan  Kalın, aynı şekilde Trump yönetiminin de IKBY referandumunu "provokatif ve  istikrarsızlaştırıcı" bir adım olarak değerlendirdiğine işaret etti.

BM Güvenlik Konseyi'nin de benzer şekilde uyarıda bulunarak Erbil'den  referandumu iptal etmesi veya ertelemesi talebinde bulunduğunu hatırlatan İbrahim  Kalın, Avrupa ve körfez ülkelerinin yaklaşımlarının da benzerlik gösterdiğini  dile getirdi.

Irak'ın parçalanmasını hiçbir ülkenin istemediğini vurgulayan Kalın,  "Bunun tek istisnası İsrail. Başbakan Benjamin Netanyahu, bağımsız bir Kürt  devletinin kurulmasını açıkça destekledi. Bölgedeki dengeler göz önünde  bulundurulduğunda bu oldukça şüpheli açıklamanın önce Kürtleri sevindirmesi değil  endişelendirmesi beklenir." ifadelerini kullandı.

"TÜRKİYE DE BAZI YAPTIRIMLAR ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR"

Geçtiğimiz günlerde Bağdat yönetiminin bağımsızlık oylamasına cevaben  bir dizi adım attığını ve İran'ın hava sahasını Süleymaniye ile Erbil'e  kapattığını hatırlatan Kalın, Türkiye'nin de bazı yaptırımlar üzerinde  çalıştığını, başka ülkelerin de onların izinden gideceğini bildirdi.

Irak Kürtlerinin, tıpkı Araplar, Türkmenler ve Irak toplumunun diğer  parçaları gibi barış, güvenlik ve refah içinde yaşamayı hakettiği konusunda  hiçbir şüphe olmadığına vurgu yapan İbrahim Kalın, şöyle devam etti:

"En az Sünniler ve Şiiler kadar baskıcı rejimler tarafından mağdur  edildiler. Ve Irak toplumuna farklı şekillerde katkı sundular. Erbil’in Bağdat’la  temel anlaşmazlıkları meşru temellere dayanıyor. Esasen Bağdat, sadece IKBY'e  değil Türkmenlere ve Sünni Araplara da verdiği güvenlikle ilgili ve siyasi  sözleri tutmadı. Maliki hükümetlerinin mezhepçi yaklaşımı, Irak toplumunun bir  arada tutulması için elzem olan ümit ve güveni erozyona uğrattı. Kürtler de tıpkı  Sünni Araplar ve Türkmenler gibi bu sorumsuz ve maliyetli politikalardan zarar  gördü.

Son tahlilde Irak Kürtlerinin, 2003’ten itibaren yaşanan zorluklar ve  sınamalar karşısında özel bir konumu olduğunu söylemek mümkün değildir. Ancak  IKBY, Irak’ta on yıldan fazladır hüküm süren kaosa rağmen birçok kazanım elde  etti. Bugün IKBY, kendi meclisine, bayrağına, güvenlik güçlerine, sınır ve gümrük  kontrollerine sahip olan; hatta para basan federal bir birim. Irak’ta başka  hiçbir grup bu tür ayrıcalıklara sahip değil. Referandum kararı, işte bu  kazanımları tehlikeye soktu."

"DÜZİNELERCE YENİ DEVLET KURULABİLİR"

Her etnik grubun bir ulus devlete sahip olması fikrinin tehlikeli ve  ziyadesiyle tartışmaya açık olduğunu dile getiren Kalın, yazısında bunun nerede  biteceğinin belli olmayacağını söyledi.

"Bu mantığa göre Avrupa, ABD, Afrika ve Asya'da düzinelerce yeni  devlet kurulabilir." diyen Kalın, daha derin toplumsal, siyasi ve ekonomik  entegrasyon ile bölgesel ittifakların milletlerin çıkarlarına daha iyi hizmet  edeceği bir ortamda mevcut ülkeleri bölmeye çalışmanın anlamsız olacağına dikkati  çekti.

Irak Kürtlerinin meşru endişelerinin, Irak'ın toprak bütünlüğü ve  siyasi egemenliği çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğine vurgu yapan  Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Kalın, şunları kaydetti:

"Irak’ın bölünmesi, ciddi güvenlik tehditleriyle karşı karşıya bulunan  bölgemizde tehlikeli bir emsal teşkil eder. Irak Anayasası'na göre yasadışı olan  referandum ise hiçbir ülke veya uluslararası örgüt tarafından tanınmayacaktır.  Öte yandan referanduma yönelik muhalefetin, Irak Kürtlerini hedef almadığını  vurgulamak gerekiyor. Türkiye, en zor koşullarda bile Irak Kürtlerinin yanında  siyasi ve ekonomik olarak durmuştur. Erbil’deki Kürt liderler ise kendi  halklarının siyasi ve ekonomik çıkarlarını Irak’ı bölmeye çalışarak ve  kendilerini en yakın müttefikleri olan Türkiye’den uzaklaştırarak tehlikeye  atıyor.

Referandum yasadışı ve sorunlu olmakla birlikte, tartışmalı bir bölge  olan ve IKBY toprağı olmayan Kerkük’ün bu sürece dahil edilmesi bu bölgede  yaşayan Türkmen ve Araplar açısından durumu daha kötü hâle getiriyor. Türkiye,  Irak Türkmenleriyle özel bir ilişkisi olduğu için Kerkük’teki gelişmelerle ilgili  haklı olarak daha çok endişe duyuyor. Kerkük’te demografik dizayn çabaları zaten  tehlikeli bir politikaydı. Referandum ise bu tarihi şehirde bazı etnik gerginlik  ve çatışmaları körükleyebilir. Bu politika sadece IKBY'e ve meşruiyetine zarar  verir. Defaatle uyarılmalarına rağmen IKBY liderleri referandumu düzenlemekte  ısrarcı oldu. Bu kararın olumsuz sonuçları zaten ortada. Artık atılacak tek adım  referandumu yok saymak ve Bağdat’la Irak’ın toprak bütünlüğü ve siyasi egemenliği  çerçevesinde müzakere etmek olacaktır. Bu, Erbil açısından atılması zor bir adım  olabilir ancak her halükarda IKBY’i daha izole, daha zayıf ve daha kırılgan  kılacak bir politikada ısrarcı olmaktan iyidir."

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x