Cumhurbaşkanı Erdoğan TOBB Türkiye Ekonomi Şurası'nda konuştu. "Yüksek faize yatırımcımızı ezdirmememiz gerekiyor." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yüksek faiz sebebiyle üretimin, ticaretin, istihdamın temsilcisi olarak sizler sahada yaşananların tercümanı olarak karar vericilere yol gösteriyorsunuz. Zira yüksek faizin nelere mal olduğu ortada. Yüksek faizle bizler gerçek anlamda yatırım yapabilir miyiz? İstihdam üretebilir misiniz? Mümkün değil. Üretim yapabilir misiniz? Mümkün değil." diye konuştu
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
Bizler buralara vesayetle ya da aristokratik kanallarla gelmedik. Hayatın merdivenlerini teker teker tırmandık.
KKTC Cumhurbaşkanı bunları davet ediyor, gitmiyorlar sonra beni eleştiriyorlar. Bununla sana ekmek çıkmaz. Senin Kıbrıs diye bir aşkın var mı?
Azıcık bir samimiyet görsek herkes gibi onlarla da çok daha farklı bir şekilde oturup konuşuruz. Ama bizim milletimize saygımız gereği proje kişilerle, proje kadrolarla bilhassa da yalanları ve iftiraları önlerine konduğu halde yüzleri kızarmayan siyaset bezirganları ile işimiz olmaz. Bizim muhatabımız milletimizdir.
Her husus gibi ekonomi de sanayi de bir gönül işidir, bir adanmışlık işidir. Biz kendisi de esnaflık gelen bir siyasetçi olarak daime girişimcilerimizle, sanayicilerimizle, esnafımızla bir arada olduk.
TOBB’un genel kurullarına, şuralarına katılmaya özel önem verdik. Yerli otomobil için babayiğit aradığımda hemen sizler çıkıp bu işe talip oldunuz.
Milletimizin huzurunda verdiğiniz sözü yerine getirerek adım adım Türkiye’nin Otomobili’ni hayata geçirdiniz. Aynı şekilde şehit Başbakan Adnan Menderes’in acı hatırası nedeniyle adı yaslı adaya çıkan Yassıada’yı sizlerle birlikte Demokrasi ve Özgürlükler Adası haline getirdik.
TOBB’nin bu yılki genel kurulu malum ertelendi, biz de iş dünyamızla hiç değilse video konferans aracılığı ile bir araya gelmek istedik.
Ekonominin kalbinde faaliyet gösteren oda ve borsa temsilcilerimizin iş dünyasının nabzını en güzel şekilde yansıttıklarına inanıyorum. Yüksek faiz sebebi ile üretimin, ihracatın temsilcileri olan sizler sahada yaşananların tercümanları olarak karar vericilere yol gösteriyor ışık tutuyorsunuz. Zira yüksek faizin nelere mal olduğu ortada. Yüksek faizle bizler yatırım yapabilir miyiz? İstihdam yapabilir miyiz? Mümkün değil.
Öyleyse bizim bu noktada çok daha dikkatli olmamız lazım ve yüksek faize yatırımcımızı ezdirmememiz gerekiyor. Bunun için ekonomi ile ilgili her konuda sizlerle istişare etmeye özel önem veriyoruz. Aldığımız tüm kararlarda, attığımız tüm adımlarda sizlerle oluşturduğumuz ortak akıldan faydalanıyoruz.
Her oda ve borsamız kendi üyelerine çağın gerektirdiği en ileri hizmeti vermenin yanında Türk ekonomisine de çok önemli katkılarda bulunuyor.
Bundan sonra da sizlerin azmi, çalışkanlığı, dirayeti ve kabiliyeti ile önümüze çıkartılan engelleri birer birer aşarak hedeflerimize doğru yürümeye devam edeceğiz. Yüksek faizden arındırılmış, özellikle nakit akışından teşviklere kadar çok sayıda destek paketini hayata geçirdik.
Salgından olumsuz etkilenen onlarca sektörde vergi ve primleri 6 ay erteledik.
Şimdi önümüzde yeni bir dönem var, artık çok daha güçlü bir şekilde üretime yatırıma ve ihracata odaklanmamız gerekiyor.
Sizlerden müteşebbisimizin yanında bir Cumhurbaşkanına ve yönetime sahip olduğunuzu asla unutmadan gayretinizi arttırmanızı istiyorum. Türkiye olarak reformlar ve başarılarla dolu 18 yılı geride bıraktık. Topyekun kalkınma anlayışı ile ülkemizin 81 vilayetinin tamamında her bir insana dokunan hizmetler gerçekleştirdik.
Tıpkı bugün yaptığımız gibi her kesimle istişare halinde olmaya özel ehemmiyet verdik. Milli gelirimizi 236 milyar dolardan 950 milyar dolara çıkardık. Kişi başına düşen milli gelirimizi 12.500 dolara kadar yükselterek ülkemizi üst-orta gelirli ülkeler grubuna dâhil etmiştir.
Yüzde 32 olan enflasyon oranını yüzde 4’lere kadar indirmiş faizleri tarihin en düşük seviyelerine getirmiştik. Bir anda içerde ve dışarda büyük bir saldırı dalgası ile karşılaştık. Gezi olayları ile başlayıp sınırlarımızın kuşatılmasına kadar uzanan bu saldırıların hepsini de hamdolsun birer birer boşa çıkardık.
Tüm gücümüzle istiklal mücadelemize yoğunlaşırken yatırımları ve ekonomiyi de ihmal etmedik. Türkiye’yi yüzlerce büyük proje ile donattık. Yapılamaz denilen nice harekâtları yaptık, imkânsız denilen nice başarılara imza attık.
İstanbul’ kazandırmış olduğumuz 3. Havalimanımız ülkemizin 2053 vizyonunun en önemli altyapılarından biridir.
Değerini salgın döneminde çok daha iyi anladığımız şehir hastaneleri ile kapsamlı genel sağlık sigortası sistemimiz bile başlı başına bir başarı hikâyesidir.
2002’de işyeri açma süresi 38 gün iken bu süreyi 7 günün altına kadar düşürdük.
Bir süredir çalışmalarını sürdürdüğümüz hukuk ve ekonomi reformları bu yeni dönemin hazırlıklarıdır. Önümüzdeki dönemde ihtiyaç duyulan değişimleri hayata geçirmekte elbette bizim görevimizdir.
Salgının yol açtığı ve halen devam eden kimi zorluklara rağmen yılı da pozitif bir büyüme ile bitireceğimize inanıyorum. Enflasyonla mücadelede en önemli önceliğimizdir. Hedefimiz bir an önce tek haneli enflasyon rakamlarına ulaşmaktır.
Salgının önüne geçmek için aldığımız tedbirlerin yol açtığı sıkıntıların elbette farkındayız, devlet olarak elimizdeki imkânları sonuna kadar kullanarak bu sıkıntıları azaltmanın gayretleri içindeyiz.
Milletimize olan güvenimiz, enerjimiz, azmimiz daha da büyüktür. Ülkemizi bugünkü küresel liderlik seviyesine sizlerle birlikte getirdik.
YORUMLAR