Partisinin grup toplantısında konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ampute Milli Takımı'nın kaptanı Osman Çakmak'ın 'Hakkınızı helal edin' açıklamasıyla ilgili olarak, " Bizim hakkımız size helaldir, asıl sen hakkını helal et Osman Kaptan" dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında dikkat çeken açıklamalar yaptı. Kılıçdaroğlu, Dünya Kupası'nda ikinci olan Ampute Milli Takımı'nın kaptanı Osman Çakmak'ın 'Hakkınızı helal edin' açıklamasıyla ilgili olarak, "Dünya ikincisi olan Ampute Milli Takımımızı tebrik ediyorum. Penaltıyı kaçırdığı için Osman Kaptan Türk halkından helallik istemiş. Bizim hakkımız size helaldir, asıl sen hakkını helal et Osman Kaptan" dedi.
İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar:
Sık sık adaletten bahsederiz. Adalet insan olmanın, hak aramanın gereğidir. Bir haksızlığa uğradıysanız birilerinin sizer hakkını teslim etmesi lazım. adalet mülkün temelidir. Adalet bütün dünyayı ayakta tutan temel kavramlardandır. Biz kendi ülkemizde adaleti aramak zorundayız. Hakimlerin adaleti yıpratmaması için hukuğun üstünlüğüne ve vicdanlarına göre karar vermeleri gerekir. Bir güce teslim olmuşsa adalet dağıtmaz gücün iradesini dağıtmış olur. Bir uyuşturucu baronu daha önce tutuklanmıştı Ergenekon Balyoz dönemi sırasında gizli tanıktı. Ve bu baron tekrar gözaltına alındı. Ve mahkemeye çıktı tutuklandı. Bir süre sonra serbest bırakıldı. Hakim, iktidar partisinden eski bir milletvekili beni sürekli arayıp tahliye edilmesi yönünde baskı yaptı diyor. Devlet bu konuda duyarlı diyor. Bu devletin kim olduğunu biliyorum. 15 Temmuz'u unutmadık, darbe girişimini unutmadık. Bu mudur adalet?
Bu adaleti yaratan kişi şimdi sarayda oturan kişidir. Yargıya talimat verip istediğini serbest bıraktıran kişi sarayda oturan kişidir. İddianemesi bile olmayan Osman Kavala bir yıldır tek kişilik odada. Bunun için acaba içerden birinin telefon mu etmesi lazım. Bir uyuşturucu baronunun araya mı girmesi lazım? Esir gibi tutuluyor. Eren Erdem aynı şekilde. Yurt dışına kaçacak diye tutukluyorlar. FETÖ'nün tehlikesini bütün dünyaya duyurmuş, dokunulmazlığı kalktıktan sonra defalarca yurt dışına gidip gelmiş... Bu mudur adalet? Eren Erdem olayında da bir gizli tanık var. Senin aleyhine konuşursam benim bütün vergi borçlarımı kapatacaklar diyor. Bu gizli tanık mahkemede diyor ki; ifade verirken psikolojim bozuktu intiharın eşiğindeydim. Serbest bırakılması lazım. Eren Erdem tek kişilik bir odada adaleti bekleyecek. Hakimlerin dik ve onurlu durmaları lazım.
Avukatları tutukladılar. Bir süre sonra serbest bıraktılar. Ertesi gün savcı itiraz etti avukatlar için tekrar tutuklama kararı çıktı avukatlar kendileri gittiler tutuklayın dediler. Berkin Elvan'ın cenazesine katıldı diye 11 aydır bir öğrencimiz içerde. Ne için uyuşturucu baronu değil, dolarları yok, iktidarda dayısı yok. Sise Bingöl 85 yaşında. Cezaevinde kalamaz raporu var ama içerde. Ne için bunun da parası yok, dayısı yok. Bunlar adalet dediğimiz kavramı yıpratan olaylardır. Hakimlerin kendisine gelmesi lazım. Haksız uygulamalar yapan yargıçların görevden alınması lazım. Hakimler Savcılar Kurulu'nun gereğini yapması lazım.
Adalet çökerse iktidardaki siyasdet de çöker. Nasıl? Kaşıkçı cinayeti...Adamlar programladılar, Suudi Arabistan'dan geldi katiller. Cesedi parçalandı, nerede olduğu belli değil. Ellerini kollarını sallayarak da başkonsolos dahil yurt dışına çıktılar. Siyasetin adalete gölge düşürdüğünü bir kez daha görmüş olduk. Papaz nasıl yurt dışına gittiyse bu katiller de öyle yurt dışına gitti. 15 kişilik katil ordusu geldi, bir gazeteciyi öldürdüler, iktidarın gözetiminde VIP'den çıkıp gittiler. Adalet yok, siyaset de çürüdü. Uluslararası sözleşmelerde, konsoloslukların dokunulmazlığı yok cinayet işlenirse tutuklanır, niye serbest bırakıldı? Erdoğan ve ekibi katilleri Suudi kralının isteği üzerine serbest bıraktı. Katillere göz yumanlar, cinayet ortağıdırlar. Merkel'e, Macron'a, Trump'a, Suudi kralına teslim oldun. Nasıl dünya liderisin?
Allah konuşturuyor, büyük ihtimalle promptera bakmadan konuşuyor "elimizdeki bilgi ve belgelerin kopyalarını Suudilere verdik" diyor. Yani itiraf ediyor. Kaşıkçı cinayeti için Türkiye neden seçildi? Şunu çok iyi biliyorlardı, Erdoğan avuçlarının içinde. Başka neden yok. Teslim alınan bir cumhurbaşkanı var, teslim alanlar da dünyanın egemen güçleri, yok edilmesi gereken bir gazeteci var, yok edileceği yer de İstanbul. Nasıl teslim alındı? Siyasal bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık. Şimdi Türkiye'nin siyasi bağımsızlığı var, mali bağımsızlığı birilerinin elinde. Batının egemen güçleri 81 milyonu biz besleyeceğiz diye kavga ediyorlar. Et ithalatında dünya birincisiyiz. Sanayi de aynı şekilde. Dışarıdan hammadde gelmezse üretim yapamıyorsunuz. Türkiye borç tuzağı içindedir. Faiz yükselsin diyen kimdi? Batının egemen güçleri. Faiz yükseldi mi? Yükseldi. Tam 3 kat yükselttiler. Türkiye'yi batının egemen güçleri mi, sarayda oturan zat mı yönetiyor?
Sayın Berat Albayrak, plan bütçe komisyonunda şu açıklamayı yapıyor: "Saldırılar pazar günü bir ülkenin başkentinde toplanıp planlandı. 10 Ağustos'a yönelik finansal spekülasyon hazırlayanar duvara tosladı..." Hangi ülkenin başkentinde Türkiye Cumhuriyeti devletine karşı bir operasyon yapılıyorsa bunu biz bilelim. Biz o ülkeye karşı ne yapılması gerekiyorsa millet olarak topyekün birlikte yapalım. Grup başkanvekilleri önergeyi verdiler. Gizli olabilir, kapalı oturum yapalım. O da reddedildi. Erdoğan ve Albayrak'a sesleniyorum bir ülkenin başkentinde operasyon düzenleniyorsa o ülkeyi açıklamak sizin görevlerinizden biridir. Açıklamazsanız yalan söylüyorsunuz.