KISKANÇLIK NEDİR

KISKANÇLIK NEDİR

KISKANÇLIK NEDİR

22 Aralık 2017 - 08:45


Hepimiz hayatımızda kıskançlık yapmışızdır ve kıskançlığın ne kadar rahatsızlık verdiğini de biliyoruz. Kendimiz kıskanç olmasak bile etrafımızda ve yakınımızda kıskanç olanları görüyoruz. Sanırım kıskançlığı belirlerken genelde her zaman olumsuz bir şekilde bahs ederiz. Kıskançlığın nedense iyi bir şey olmadığının farkındayız.


Kıskançlık nedir ve nedendir, acaba doğru olarak biliyormuyuz?

Kıskançlığı tam olarak hangimiz anlatabiliriz, anlatması bile zor iken nedenlerinin farkındamıyız?. Buna bir göz atalım beraberce.


Kıskançlık bir duygudur ve kendimizi küçük, yetersiz ve endişeli gördüğümüz anlarda ve bilhassa kıskançlık duydugumuz birilerine karşı, yani karşımızda olanı rakip gördüğümüz zaman hissettiğimiz aşırı kuvvetli duygulardır. 


Kıskançlık genelde aşık olduğumuz ve eşlerimizi kaybetme durumlarında baş gösterir ama bütün olarak baktığımızda her zaman ve her yerde kıskançlık duymaktayız. Örnek olarak, arkadaşlarımızı, komşularımızı, kardeşlerimizi, iş arkadaşlarımızı ve daha nice saymakla bitmeyen kişiler ve durumları kıskanabiliriz. Bunun dışında mal varlığı, başarı, sevgi, karakter, sosyal statü ve yine saymakla bitmeyen durumlarda, kıskançlıklar bulunmaktadır.


Kıskançlık aşırı korku ve şüphe, öfke ve kontrol etme ihtiyacıdır. Bu durumda hayat hem kıskanana ve hemde kıskanılana ve etrafına büyük sıkıntı yaşatmaktadır.


Psikolojiye göre bu duygular çocukluk yaşamından ve iyi olmayan anılarından kaynaklanmaktadır. Bilhassa çocukken tamamen veya kısmen terk edilmek veya başkalarının veya diğer kardeşlerin ön planda olması bu duyguları kamçılar.  Diğer önemli olan ise özgüven eksikliğidir ve hatta daha endişe duyguları başlamadan, kendisini kaybetme ve mağlup görme duyguları, kıskançlığın başlangıcıdır. 


Kıskançlık reaksiyonları erken yaşlarda öğrenilir ve yakın ve önemli ilişkilerde emniyet ve güven duyguları yetersiz ise, bu insana elbette devamlı kendini koruma ve acı çekmemesi için hayatta kalma şartıdır. Bu nedenle de ileriki yaşlarda bu duygular aşırı olmaya ve ilişkileri başka renklere boyamaktadır. Daimi şüphe, korku, güvensizlik, sevilmemek ve terk edilmek bunların en başta gelenleridir. Insanlar bu nedenle kendi hayatlarını ve etrafındakileri de sürekli rahatsız eder ve destruktif, yani yıkıcı olurlar.


Kadınlar ve erkekler aynı şekilde ve aynı ölçüde kıskançlık duyarlar ama değişik şekillerde ifade ederler. 

Birçok erkek genelde cinselliğe karşı kıskançlıklarını yöneltirken, eşlerinin başka bir erkekle cinsel münasebeti olma korkusu yaşarken, kadınlar daha çok eşlerinin duygularını, ilgisini ve maddi kaynaklarını başka kadınlara yönelteceği endişesini yaşarlar.


Kıskançlığın zararının en çok insanın kendisine olduğunun kanaatındayım ve aşırı kontrol etme ihtiyacı, insanın kendisine verdiği zararların en başında gelir. 


Eğer birilerini kıskanıyorsak, o kişide bizde eksik olanları gördüğümüzdendir, bu nedenle kıskandığımız her ne ise, onu takdir etmek ve öğrenmek en yararlısı ve sağlıklısıdır diyorum.


Kıskançlığa karşı tek umut bence insanın kendisine olan saygısıdır ve kendine olana öz güveninin yeterli olmasıdır.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x