Merkez Bankası Başkanı’ndan Kritik Mesaj!

Merkez Bankası Başkanı'ndan Kritik Mesaj!

08 Eylül 2021 - 12:26

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası ekonomi toplantısında konuşuyor. Kavcıoğlu konuşmasında enflasyonun son çeyrekte düşüş eğilimine girmesini beklediklerini açıkladı

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, Alman-Türk Ticaret ve Sanayi Odası ekonomi toplantısında konuşuyor.

İşte Kavcıoğlu'nun konuşmasında öne çıkan satır başları:

-Doğrudan yabancı yatırımlarda Avrupa ülkelerinin payı yüzde 60'lar civarında. Dünya ekonomisine baktığımızda hizmetler sektörü imalat sanayine kıyasla salgına bağlı kısıtlamalardan daha fazla etkilenmiştir. Son dönemdeki PMI verileri hizmetler ve imalat sektöründe halihazırda devam eden toparlanmaya eşlik ettiğini görüyoruz. Bu durum daha dengeli bir görünümü destekliyor.

-Euro Bölgesi başta olmak üzere hizmetler PMI endekslerindeki güçlü artışlar genele yayınlan bir toparlanma gösterdiğini görüyoruz. Ekonomik büyüme nisan ayına kıyasla daha olumlu bir görünüm gösteriyor. Bu gelişmeler ticaret ortaklarımızın gelirlerinin arttığını ve Türkiye'nin dış talep görünümünün iyileştiğini ortaya koymaktadır. Bu durum ihracatımızın artışına katkı veren olumlu bir gelişme.


-Salgın döneminde ülkeler doğrudan kamu harcamaları diğer finansal destek ve teşviklerle ekonomilerini desteklediler. Gelişmiş ülkelerde milli gelirin yüzde 20'sini aşan kamu destekleri verildi. ABD'de milli gelirin yüzde 25'i oranında kamu harcaması ve vazgeçilen gelirler şeklinde ekonominin desteklendiğini görüyoruz. Gelişmekte olan ekonomilerde daha sınırlı olmakla ekonomilerin çeşitli tedbirlerle desteklendiğini görüyoruz.

'YATIRIM VE İSTİHDAMA OLUMLU YANSIDI'
-Türkiye destekleyici para maliye ve finansal politikaların yanı sıra aşılama programlarında ilerleme kaydeden ve salgını daha başarılı kontrol altına alan ekonomiler arasında yer almakta. Bu durum yatırım ve istihdama olumlu yansımıştır. Geldiğimiz noktada ülkelerin ekonomi ve toplum sağlığına dair politikalarını daha iyi şekilde değerlendirebileceğimizi düşünüyorum. Gelişmekte olan ekonomilerle karşılaştırdığımızda Türkiye ekonomisinde enflasyon rezervler ve risk primi konularında iyileşme alanı olduğunu görüyoruz.

-Mayıs 2021 itibariyle kısa vadeli dış borç 25.7 milyar dolar azalarak 144.9 milyar dolardan 119.2 milyar dolara düşmüştür. Bu durum dış borç göstergelerimizde olumlu yansıyacak.

-Salgın döneminde uygulanan mali, parasal ve finansal politikalar ile salgının hane halkı ve reel sektör üzerinde olumsuz etkileri nedeniyle birçok ülkede borçluluk oranlarında artışlar meydana geldi. Küresel olarak 289 trilyon dolara ulaşan borç dünya gelirinin yüzde 360'ını aşmıştır. Ekonomideki farklı kesimlerin borçluluk durumlarına baktığımızda kamu ve hane halkı borçluluğunda gelişmiş ülkelerin oldukça yüksek bir borç yükü olduğunu görmekteyiz. Türkiye borçluluk anlamında gelişmiş ülkelerden tüm kategorilerde olumlu olarak ayrışmaktadır.

'SALGINI YAKINDAN İZLİYORUZ'
-Reel sektörün borçlu olması salt olumsuz bir durum değil. Kaldı ki reel kesimin borç çevirme oranı oldukça yüksek.

-Vaka sayılarının yeniden artmasına sebep olan virüs varyantları salgının seyri konusundaki belirsizliğin sürmesine yol açıyor. Bir çok ülkede yeni salgın dalgası yaşanıyor. Türkiye, Almanya ile beraber İngiltere ve ABD gibi ülkelerden daha iyi bir performans göstermektedir vaka sayıları nispeten düşük ülkeler arasında yer alıyor. Salgının seyrine dair gelişmeleri Merkez Bankası olarak yakından izliyoruz.

-Toplum genelinde aşılanmanın yayılması iktisadi faaliyet istihdam ve cari dengeyi olumlu bir şekilde etkilemekte. Milli gelir, öngörülerimizle uyumlu olarak 2. çeyrekte baz etkilerinin katkısıyla yıllık olarak yüzde 21.7 olarak büyüdü. Baz etkilerini hariç tuttuğumuzda dönemlik büyüme rakamlarına baktığımızda milli gelirin ilk çeyrekte yüzde 0.9 oranında arttığını görüyoruz. Dönemlik büyümeye hem iç hem dış talep katkı vermiştir.

-Yıllık büyümede tüketim ve makine teçhizat yatırımlarının sürükleyici olduğu göze çarpmakta.

-Öncü göstergeler yurt içinde iktisadi faaliyetin 3 çeyrekte dış talebin de etkisiyle güçlü seyrettiğini gösteriyor. Yüksek frekanslı veriler hareketliliğin artmasıyla salgında en çok etkilenen hizmet kalemlerinde hızlı bir toparlanma olduğunu gösteriyor. Sektörel güven endekslerinde son aylarda hizmet ve perakende sektörlerinde kayda değer bir iyileşme görülüyor

-Son çeyrekte enflasyonun düşüş eğilimine gireceğini düşünüyoruz.

-Özellikle makine ve teçhizat yatırımlarında daha belirgin olmak üzere yatırımların büyümeye katkı verdiğini gösteriyor. Son dönemde yapılan ankette firmalarımız inşaat dışında tüm sektörlerde faaliyet ve üretimi kısıtlayan unsurlar arasında mali imkansızlıklar veya finansal sorunların payının azaldığını gösteriyor. Ayrıca firmalarımızın yatırım ve istihdam eğilimleri geçmiş yıllara göre oldukça yüksek seviyelere gelmiş durumda

-Önümüzdeki dönemde makro göstergelerdeki iyileşmeler devam ettikçe cari işlemler ve enflasyon görünümünün iyileşmesiyle risk primi düştükçe ve oynaklık azaldıkça kredi kanalının etkin şekilde çalışarak yatırım iştahına ilişkin olumlu görünümüne istikrar kazandıracağını düşünüyoruz.

'TL'NİN GÜÇLENMESİ İÇİN ADIMLAR ATACAĞIZ'
-Krediye erişimde belirgin sorun gözükmemekle birlikte kredi faiz oranlarındaki yüksekli krediye erişimi sınırlandırmaktadır. Kredilerin gittikçe daha fazla oranda yatırım işletme sermayesi ve stok artırımı için talep edildiğini borç çevirmek için olan talebin azaldığını giderek yakından gözlemliyoruz.

-Yüksek frekanslı veriler açılmanın etkisiyle iş gücü piyasasında toparlanmaya işaret etmektedir. Sanayi ve inşaat sektörlerinde istihdam artışı ile tarım dışı istihdam salgın öncesi düzeylerini aştı.

-TL'nin güçlenmesi için politika üretiyoruz, bu yönde adımlar atacağız.

Devamı geliyor...

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x