Tarih Verildi!

Tarih Verildi!

13 Eylül 2021 - 15:51

İskoçya Bölgesel Hükümeti Başbakanı Nicola Sturgeon, 2023 sonunda bağımsızlık referandumuna gitmeyi planladıklarını söyledi


 
İskoçya Başbakanı Nicola Sturgeon, geçtiğimiz yıl sonunda yaptığı açıklamada da, İngiltere ile Avrupa Birliği arasında Brexit ticaret anlaşması kapsamında varılan uzlaşmanın ardından İskoçya'nın geleceğinin 'bağımsız, Avrupa ülkesi' olduğunu söylemiş, 2016 referandumunda İskoçların neredeyse üçte ikisinin AB'de kalma konusunda oy verdiğini ifade ederek, İskoçya'nın bağımsızlığı konusunda ikinci bir referandum düzenleme hakkını talep etmişti.

Sturgeon, "Brexit'in bizden aldıklarını telafi edecek bir anlaşma yok. Bağımsız bir Avrupa ülkesi olarak kendi geleceğimizi belirleme zamanı" ifadelerini kullanmıştı. 

Sturgeon açıklamasında referandumun koronavirüs pandemisinin kontrol altında olacağının umulduğu 2023 yılı sonuna doğru yapılması çağrısında bulunurken 'çatışma değil işbirliği' yaklaşımına vurgu yaptı. 


 
"BAĞIMSIZ OLMAK MI, İNGİLTERE TARAFINDAN YÖNETİLMEK Mİ?"

İngiltere'nin Kuzeybatı Avrupa komşularının daha eşit, daha düşük yoksulluk, daha yüksek üretkenlik gösterdiğini ifade ederek, bu durumunun, bağımsızlığın Danimarka, İrlanda, Avusturya, Norveç ve Finlandiya'da işe yaradığını gösterdiğini belirtti.

Bağımsızlığın İskoçya'da da işe yarayacağını savunan Sturgeon, önlerinde bazı zorluklar olabileceğini de kabul ederek, "Soru şu, hangi seçenek? Bağımsız olmak mı, Westminster (merkezi İngiltere hükümeti) tarafından yönetilmek mi?" dedi.

Brexit'e karşı oy kullanan İskoçların iradesinin dikkate alınmadığını ifade eden bağımsızlık yanlısı lider, nisanda yapılan seçimde İskoçya parlamentosunda ayrılık yanlılarının çoğunluğu elde ettiğine vurgu yaparak, "Kimin karar vereceğine karar vermeliyiz. İskoçya'daki halk mı, oy vermediğimiz Westminster hükümeti mi? Seçenek bu. İskoç halkına parlamentonun görev süresi sırasında, eğer Kovid-19 izin verirse 2023 sonunda, yasal bir referandum seçeneği sunmak niyetindeyiz." diye konuştu.


 
Çatışma değil iş birliği istediklerini aktaran Sturgeon, 2014'te olduğu gibi İngiltere ve İskoçya'nın bir referandum konusunda anlaşmaya varmasını umduğunu kaydetti.

"Demokrasi galip gelmeli ve gelecektir de." ifadesini kullanan Sturgeon, İskoçya halkının kendi tercihlerini yapma hakkı olduğunu ve bu tercihin zamanının yaklaştığını dile getirdi.

2014 REFERANDUMUNDA BAĞIMSIZLIK REDDEDİLDİ

İskoç Ulusal Partisi, 2014'te yapılan referandumda İskoçlar yüzde 55'le bağımsızlığı reddetmiş olsalar da Brexit'in durumu değiştirdiğini ve yeni bir referanduma ihtiyaç olduğunu savunuyor.

Brexit referandumunda İngilizlerin aksine yüzde 62 karşı oy kullanan İskoçlar, istemedikleri halde AB'den çıkarıldıklarını belirtiyor.


 
Ancak yeni bir bağımsızlık referandumu düzenlemek için İngiliz Parlamentosundan izin almak gerekiyor. Johnson liderliğindeki Muhafazakar Partinin 365 sandalyeyle çoğunluğu elinde bulundurduğu 650 üyeli parlamentodan böyle bir iznin çıkması imkansız görülüyor.

Bu nedenle bağımsızlık yanlılarının alternatif yollar deneyebileceği değerlendiriliyor. Bu seçeneklerden birini, İngiliz Parlamentosundan izin alınmasını zorunlu kılan yasaya karşı mahkemeye gitmek oluşturuyor.

Diğer bir yol ise merkezi hükümete rağmen referanduma gitmek ve olumlu sonuç çıkması halinde tek taraflı bağımsızlık ilan etmek.

Ancak bunun, Katalonya'da olduğu gibi gerginliğe ve merkezi hükümetin sert tepkisine yol açabileceği belirtiliyor. Aynı zamanda bu durumun, Katalanlar gibi İskoçların da AB'nin desteğini kaybetmesine neden olabileceği ifade ediliyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x