İşte Detaylar!

İşte Detaylar!

01 Eylül 2020 - 14:58

Tüm dünyayı etkisine alan yeni tip corona virüs (Covid-19) pandemisi nedeniyle vaka ve ölü sayısı gün geçtikçe artarken, sosyal ve ekonomik yaşamın normale dönmesi için henüz bir tedavi yönetiminin bulunmadığı Covid-19’a karşı güvenilir bir aşının bulunması elzem görülüyor. Bununla birlikte hastalığa karşı aşı bulduğunu açıklayan Rusya ve riskli grupları hali hazırda aşılamaya başladığını açıklayan Çin’in aşıları bilim dünyasında şüphe uyandırmaya devam ediyor. Araştırmacılar iki ülkede de kullanılan aşıların yaygın bir soğuk algınlığı virüsü olan Ad5’in baz alınarak yapıldığını ve bu durumun onların potansiyel etkinliğini sınırlandırdığını belirterek, yüksek ateş ve AIDS gibi yan etkinlere neden olabileceğini öne sürdü. İşte bilim insanlarının gözünden Rusya ve Çin’in geliştirdiği aşılar ve içerdiği riskler...

"ÇİN VE RUSYA'NIN AŞISI GRİP VE SOĞUK ALGINLIĞINI HEDEFLİYOR"

Reuters’a konuşan bilim insanları, Çin ve Rusya  tarafından geliştirilen aşıların tip-5 adeno virüsü yani daha çok kullanılan adıyla Ad5’i baz aldığını ve bunun da soğuk algınlığı ve gripte kullanıldığını belirterek, hali hazırda dünyada birçok insanın Ad5’e karşı bağışıklığının bulunduğunu ve aşının etkisinin sınırlı olabileceğini söyledi.


Uzmanların bildirdiğine göre, Çin'de askeri kullanım için onaylanan CanSino Biologics’in aşısı, adenovirüs tip 5 (Ad5'in) değiştirilmiş bir formundan oluşuyor. Wall Street Journal'ın geçen hafta belirttiğine göre, şirket büyük ölçekli denemeleri tamamlamadan önce birkaç ülkede acil durum onayı almak için görüşmelerde bulunuyor.


Moskova Gamaleya Enstitüsü tarafından geliştirilen ve sınırlı testlere rağmen bu ayın başlarında Rusya'da onaylanan corona virüs aşısı ise Ad5'e ve daha az yaygın ikinci bir tür olan Ad26'ya dayanıyor.


BAŞARI İHTİMALİ YÜZDE 40
ABD’de yer alan Johns Hopkins Üniversitesi'nde aşı araştırmacısı olan Anna Durbin, "Ad5 beni endişelendiriyor, çünkü pek çok insanın ona karşı bağışıklığı bulunuyor. Rusya ve Çin'in  stratejilerinin ne olduğundan emin değilim. Aşılar belki de yüzde 70 etkinliğe sahip olmayacak. Ancak, başka bir aşı gelene kadar yüzde 40 başarıya sahip olabilir ve bu hiç yoktan iyidir" açıklamasını yaptı.


İKİ ÜLKE DE BU KONUDA YILLARIN DENEYİMİNE SAHİP
Aşılar, dünya çapında 845 binden fazla cana mal olan salgını sona erdirmek için gerekli görülüyor. Gamaleya, iki virüslü yaklaşımının Ad5 bağışıklık sorunlarını ele alacağını söyledi. Bununla birlikte her iki geliştiricinin de Ad5'e dayalı onaylı Ebola aşısı ve bu konuda yıllarca deneyimi var.


Araştırmacılar, onlarca yıldır çeşitli enfeksiyonlara karşı Ad5 bazlı aşıları denediler, ancak hiçbiri yaygın olarak kullanılmıyor. Bu kapsamda, bilim insanları hedef virüsten (bu durumda yeni corona virüs) genleri insan hücrelerine taşımak için "vektörler" olarak zararsız virüsler kullanıyor ve  bu şekilde gerçek virüsle savaşmak için bir bağışıklık tepkisi meydana geliyor. 


AŞILARI DAHA AZ ETKİLİ HALE GETİREBİLİR
Ancak, bilim insanlarına göre birçok insan halihazırda Ad5'e karşı antikorlara sahip ve bu da bağışıklık sisteminin corona virüse yanıt vermek yerine vektöre saldırmasına neden olarak bu aşıları daha az etkili hale getirebilir.


OXFORD VE JOHNSON&JOHSON FARKLI BİR YOL TERCİH ETTİ
Diğer taraftan, Birkaç araştırmacı, alternatif adenovirüsler veya dağıtım mekanizmaları seçti. Oxford Üniversitesi ve AstraZeneca, Covid-19 aşısını Ad5 sorunundan kaçınmak için bir şempanze adenovirüsüne dayandırdı. Johnson & Johnson’ın aşı adayı ise  nispeten nadir bir tür olan Ad26'yı kullanıyor.


OXFORD'UN AŞISI DAHA AVANTAJLI
Kanada McMaster Üniversitesi'nden Dr. Zhou Xing, CanSino ile 2011 yılında tüberküloz için ilk Ad5 tabanlı aşısı üzerinde çalıştı. Xing, "Oxford aşı adayı, enjekte edilen CanSino aşısına göre oldukça avantajlı" dedi.


YÜKSEK ATEŞE NEDEN OLABİLİRLER
Xing ayrıca, CanSino aşısındaki Ad5 vektörünün yüksek dozlarının ateşe neden olabileceğinden ve aşı şüpheciliğini artırabileceğinden endişelendiğini ifade etti. 

Philadelphia'daki Wistar Enstitüsü Aşı Merkezi direktörü Dr. Hildegund Ertl ise, "Aşıya karşı antikorları olmayan insanlarda iyi bir bağışıklık kazanacaklarını düşünüyorum, ancak çoğu insan bunu yapıyor" ifadelerini kullandı.

Uzmanlara göre, Çin ve ABD’de, insanların yaklaşık yüzde 40'ı önceki Ad5 maruziyetinden dolayı yüksek düzeyde antikorlara sahip. Afrika'da ise bu oranın yüzde 80 olabileceği düşünülüyor.

Rusya ve Çin'in onayladığı corona virüs aşıları güvenli mi? Bilim insanları riskleri açıkladı - 11
HIV RİSKİ
Bazı bilim adamları ayrıca Ad5 tabanlı bir aşının HIV kapma şansını artırabileceğinden endişe ediyor.  2004 yılında Merck & Co, tarafından yapılan  Ad5 tabanlı HIV aşısının bir denemesinde, önceden var olan bağışıklığı olan insanlar AIDS'e neden olan virüse daha az değil, daha fazla duyarlı hale geldi.


AIDS ORANI YÜKSEK OLAN ÜLKELERDE UYGULANMASI RİSK YARATABİLİR
ABD’de Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü'nün direktörlüğünü yapan Dr. Anthony Fauci de dahil olmak üzere araştırmacılar, 2015 tarihli bir makalede, yan etkinin muhtemelen HIV aşılarına özgü olduğunu belirterek, risk altındaki popülasyonlarda tüm Ad5 bazlı aşıların denemeleri sırasında ve sonrasında HIV insidansının izlenmesi gerektiği konusunda uyardı.

Merck çalışmasında baş araştırmacı Dr. Larry Corey, "Bu aşıların herhangi bir ülkede veya HIV riski taşıyan herhangi bir popülasyonda kullanılması konusunda endişelenirdim ve ABD’de bunlardan biri” dedi.


RUSYA AŞIDAN ÜMİTLİ
Sonuç olarak, Rusya’da Gamaleya Enstitiüsü tarafından geliştirin aşı iki dozda uygulanacak: Birincisi, J & J'nin adayına benzer şekilde Ad26'ya, ikincisi ise Ad5'e dayanıyor.  Gamaleya’nın yöneticisi Alexander Gintsburg, iki vektör yaklaşımının bağışıklık sorununu ele aldığını ve iki adenovirüse maruz kalmış kişilerde yeterince işe yarayabileceğini söyledi.

Pek çok uzman, hükümetin Ekim ayında yüksek riskli gruplara vermeyi planladığını açıkladıktan sonra Rus aşısı hakkında şüphelerini dile getirdi. Johnson & Johnson’un  Covid-19 aşısına  tasarımına yardımcı olan Harvard Üniversitesi’nden Dr. Dan Barouch, "Bir aşının güvenliğini ve etkililiğini göstermek çok önemlidir” diyerek,  çoğu zaman, büyük ölçekli denemelerin "beklenen veya gereken sonucu vermediğini" belirtti.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x